ANA SAYFA

Fener’in de Adana kebabın da fanatiğiyim


Fenerbahçe Spor Kulübü, önceki hafta Mardin’in Midyat ilçesinde 2 bin çocuğa bayram yaşattı. Mardin ve Bursa ile Fenerbahçe USA Derneği’nin de katkılarıyla öğrencilere giysi ve kırtasiye malzemesi yardımında bulunuldu.
Midyat’taki törende polar kazağının üzerinde Fenerbahçe USA yazan bir Amerikalı dikkat çekiyordu. New Jersey’den kalkıp Midyat’a gelen bu kişi John Tarapata... ABD’deki Fenerbahçeliler tarafından kurulan, yaklaşık 2 bin üyesi bulunan Fenerbahçe USA Derneği’nin tek Amerikalı üyesi.
John Tarapata (41), Arjantinli bir baba ve Polonya asıllı bir annenin çocuğu olarak New York’ta doğdu. Spora küçük yaşlardan itibaren sevgisi vardı, amatör olarak birçok spor branşıyla uğraştı. Buluğ çağından itibaren de vücut geliştirme ve dövüş sporlarına gönül verdi. İlk gençlik yıllarında boyu 1 metre 90 santimi geçmişti. Polis Akademisi’ne girdi. Okuldan mezun olduktan sonra 5 yıl süreyle akademideki çaylak polislere dövüş, kendini koruma konusunda eğitimler verdi. SEMİH’İN İMZALADIĞI KRAMPON BAŞUCUMDAArdından, New Jersey’in ünlü Union County hapishanesinde gardiyan olarak görev yaptı. 20 yıl burada çalıştıktan sonra emekli oldu.John Tarapata New Jersey’de yaşarken 1989 yılında sevgilisine kolye almak amacıyla bir dükkâna gitti. Dükkân sahibi Türk’tü. Duvarında Fenerbahçe bayrağı ve futbolcuların fotoğrafları asılıydı. Spor merakı nedeniyle dükkân sahibiyle ahbaplık kurdu. FB’li dükkân sahibi vasıtasıyla kısa sürede birçok Türk arkadaşı oldu. Birçoğu futbol fanatiği olan bu Türklerin tuttukları takıma duydukları sevgiye hayran kaldı. Ama bu dostlukların onu aynı zamanda Fenerbahçe fanatiği yapacağından o sıralarda haberi bile yoktu. “Kolye almaya gittim Fenerbahçeli oldum” diye anlatıyor Tarapata...“Yaşadığım bölgede birçok Türk arkadaşım vardı. 2001 yılında Fenerbahçe USA Derneği’ni kurdular. 2003 yılında faaliyete geçen derneğe üye oldum. Dernekle birlikte Fenerbahçe sevgim fanatikleşmeye başladı. Saat farkı olmasına karşın takımımın maçlarını kaçırmıyordum. Son zamanlarda da Semih’in hastasıyım. O gol attıkça yerimden zıplıyorum. Geçtiğimiz yıl Amerika’ya gelen bir yönetim kurulu üyesi benim bu halimi duymuş, Semih’in kramponlarını imzalatmış bana getirdi. Evimin en değerli köşesinde duruyor. Hatta ilk günler yatağımın başındaki komidinin üzerinde tutuyordum. Fener o kadar hayatıma girdi ki Mercedes marka otomobilimin kaputunun üzerine Fenerbahçe yazdırdım. Bu arada çalıştığım şirketin, üzerinde dev bir Fenerbahçe arması olan kamyonetini de gururla kullanıyorum.”HER ÖĞLEN 2 PORSİYON ADANA VE ACILI EZMEFenerbahçe ile başlayan Türkiye hayranlığının daha sonra Türk yemekleriyle devam ettiği söyleyen Tarapata, Kanarya’nın ardından Adana kebap fanatiği de olduğunu anlatıyor: “İşyeri çevremizde birkaç Türk lokantası var. Üzerinde Fenerbahçe yazılı şirket otomobiliyle gidince burada çalışanlar bana tezahürat yapıyor. Onlar da beni Adana kebap yemeye alıştırdı. 2 yıldır her öğlen sadece 2 porsiyon Adana kebabı ve acılı ezme yiyorum. Hatta üzerine de bir çorba kaşığı pulbiber dökerek. ‘Artık sen de bizdensin’ dediklerinde hoşuma gidiyor. Fenerbahçe USA’nın Mardin ve çevresinde yaşayan 2 bin çocuk için giysi ve kırtasiye ürünlerinden oluşan yardım paketleri vereceğini duyunca ben de Türkiye’ye geldim. İlk olarak İstanbul’da kulüp binasını ve Şükrü Saracoğlu Stadı’nı ziyaret ettim. Futbolcularla tanıştım. Dünyalar benim oldu.”
DOĞRUCA CARLOS’UN DÖVMECİSİNE
Fenerbahçe’nin yıldız futbolcusu Roberto Carlos’un dövmelerini gördükten sonra koluna Fenerbahçe dövmesi yaptırmaya karar veren ABD’li fanatik Tarapata, Carlos’un Suadiye’deki dövmecisine gitmiş: “Sağ kolumun bileğine Fenerbahçe 1907, koluma da ay-yıldız dövmesi yaptırdım. Daha sonra da Midyat’a geldim. Buradaki çocuklar beni Fenerbahçeli basketçilerden biri zannetti. Benimle fotoğraf çektirdiler. Fenerbahçe-Galatasaray ve Steaua Bükreş maçlarını maraton tribününden izledim.”
Kaynak:http://www.hurriyet.com.tr/pazar/12943610.asp

Adana kebabı, okullu oluyor


Adana Ticaret Odası ile Kebapçılar ve Lokantacılar Odası`nın ortak girişimi sonucu tescillenen Adana kebabının gelecek nesillere taşınması ve yeni ustaların yetişmesi için üniversitede özel bölüm kurulması için çalışmalar yapıldığı belirtildi.
Adana Kebapçılar ve Lokantacılar Odası Başkanı Şefik Aslan, Adana kebabının tanıtımı ve yapımının doğru öğrenilmesi amacıyla Çukurova Üniversitesi`ne (ÇÜ) bağlı bir fakülte veya meslek yüksekokulu kurularak kebap ve lokantacılık dersleri verilmesi için girişimlerde bulunduklarını ifade etti.
Her yörenin kendine özgü yemekleri bulunduğunu anlatan Aslan, şunları kaydetti: `Yörelerin kendine özgü tatlarının, usulüne uygun şekilde gelecek nesillere aktarılması için, eğitiminin verilmesi şart. Dünyada adından söz ettiren Adana kebabının da üniversitelerde ders olarak okutulması gerekir. Bu konuda Çukurova Üniversitesi ile görüşmeler yaptık. Gelecek eğitim döneminde bir bölüm kurulmasını hedefliyoruz. Onlar da isteğimize sıcak yaklaştılar.` Türkiye`nin AB sürecinde gıda üretimi konusunda ilerlemeler kaydetmesi gerektiğini ifade eden Aslan, şöyle devam etti: `Adana kebabının usta ellerde hazırlanması gerektiğini düşünüyoruz. Üniversiteler diğer mesleki eğitim veren kurumlara göre çok daha fazla bilgi ve teknolojiye sahip. Laboratuvarlarda, bilimsel ve sağlıklı çalışmalar yapılabilir. Yapılacak çalışmalarla kebabımızı daha elverişli bir hale getirip, uluslararası ününü artırabiliriz.`
Adana, aa

Tescil yaptırmayan, `Adana kebap` satamayacak


Adana`nın sembolü olan kebabı disiplin altına almak amacıyla, tabelasına `Adana kebap`` yazanlardan, `tescilli belge` istenecek. İşletmecilerden Türk Patent Enstitüsü`nce hazırlanan Adana kebabı coğrafi işaret tescili sorulacak. Adana Lokantacılar ve Kebapçılar Odası Başkanı Şefik Aslan, Adana Ticaret Odası, Kebapçılar Odası, büyükşehir ve ilçe belediyelerinin temsilcilerinden oluşacak denetim komisyonunun kurulması konusundaki çalışmaların son aşamaya geldiğini bildirdi. Kentin sembolü Adana kebabının disiplin altına alınacağını belirten Aslan, `Artık bu tescili almayanlar ve tescile uygun kebap pişirmeyenler işyerlerinin tabelalarına (Adana kebap) yazamayacaklar.`` dedi. Aslan, kebap şişinin uzunluğundan içine konulacak kuyruk yağı oranı, tuz ve kırmızı biber miktarına ve yanında ne verileceğine dair çok sayıda ayrıntıyı kapsayan tescille ilgili başvuruların 15 Ağustos`tan, denetimlerin ise en geç 1 Eylül`den itibaren başlayacağını bildirdi. Tescilde en önemli kriterlerden birinin kebabın yapıldığı etin erkek koyun eti olması olduğuna işaret eden Aslan, şunları söyledi: `Bir etin dişi ya da erkek koyuna ait olduğunu bir kebapçıda çırak olarak çalışan bilebilir. Erkek koyun eti kebaba daha uygun ve daha yumuşaktır. Adana kebabının eti de mutlaka elle kıyılır.` Adana, aa

Obama`ya gönderdiği kebabı Bush yiyince!


Adana`da bir kebapçı, Barack Obama`ya gönderdiği metrelik Adana Kebabı`nı George W. Bush`un yediğini ileri sürerek, Bush`a 335 dolarlık kebap faturası çıkarttı.
Adana`da bir kebapçı, Barack Obama`ya gönderdiği metrelik Adana Kebabı`nı George W. Bush`un yediğini ileri sürerek, Bush`a 335 dolarlık kebap faturası çıkarttı.
Adanalı kebapçı Golcuooğlu`nun, Barack Obama için Beyaz Saray`a gönderdiği 5 metrelik kebabın karşılığında, George W. Bush`tan yeni yıl tebrik kartı geldi. Obama`nın 20 Ocak`ta göreve başlayacağını hesaba katmadan, erken gönderilen kebabı Bush`un yediğini ileri süren restoran işletmecileri, Beyaz Saray`a bir mektup yazarak, George W. Bush`tan kebabın parasını istedi.
Restoran ortağı Emin Yıldırım mektubunda, `Sayın Bush; gönderdiğimiz kebap senin için değildi. Lütfen parasını gönder` ifadelerine yer verdi.
Kebap bedeli olarak kargo ücreti de dahil Bush`tan 335 dolar talep eden Yıldırım, `Barack Obama`nın seçim zaferi onuruna hazırlanan metrelik kebabı kendisinin yediğini, yeni yılda gönderdiği yılbaşı tebriğiyle anladık. Bu bizi isyan ettirdi. Bir hata yapıp, 20 Ocak`ta göreve başlayacak Obama için 14 Kasım`da Beyaz Saray`a kebap göndermiştik` dedi.